The Politics of Authenticity: Radical Individualism and the Emergence of Modern Society

The Politics of Authenticity: Radical Individualism and the Emergence of Modern Society

  • Downloads:2747
  • Type:Epub+TxT+PDF+Mobi
  • Create Date:2021-03-28 14:16:42
  • Update Date:2025-09-07
  • Status:finish
  • Author:Marshall Berman
  • ISBN:1844674401
  • Environment:PC/Android/iPhone/iPad/Kindle

Summary

An examination of authenticity as a revolutionary concept。 In this acclaimed exploration of the search for “authentic†individual identity, Marshall Berman explores the historical experiences and needs out of which this new radicalism arose。 Focussing on eighteenth-century Paris, a time and place in which a distinctively modern form of society was just coming into its own, Berman shows how the ideal of authenticity of a "self that could organize the individual's energy and direct it toward his own happiness” articulated eighteenth-century man's deepest responses to this brave new world, and his most ardent hope for a new life in it。 Exploring in particular the ideas of Montesquieu and Rousseau, Berman shows how the ideal of authenticity was radically opposed to the bourgeois, capitalistic idea of self-interest。

Download

Reviews

Jonathan Norton

Berman's study of Montesquieu and Rousseau's works as the beginnings of modern thought on the problems of authenticity。 Lots of detailed exposition and close attention to the texts, though in positing J-J as a "theorist of totalitarianism" there's a considerable blurring of what that term denotes。 The conclusion is a hopeful note that the new protest movements (the book was first published in 1970) may mark a new start on the old problems; that's the only place that seems truly dated。 Berman's study of Montesquieu and Rousseau's works as the beginnings of modern thought on the problems of authenticity。 Lots of detailed exposition and close attention to the texts, though in positing J-J as a "theorist of totalitarianism" there's a considerable blurring of what that term denotes。 The conclusion is a hopeful note that the new protest movements (the book was first published in 1970) may mark a new start on the old problems; that's the only place that seems truly dated。 。。。more

"Bir insan başka birinin topladığı meyveleri, yakaladığı avı, barınak olarak kullandığı mağarayı gasp edebilir; fakat itaati nasıl elde edecektir, hiçbir şeye sahip olmayan insanlar arasında nasıl bağımlılık zincirleri olabilir?" (İnsanlar Arasındaki Eşitsizliğin Kaynağı)Devletin o zamana dek elde ettiği en büyük başarı esas olarak zincirleri yaratmak, insanları bulundukları yerde tutmak için gereken şiddet içermeyen, ruhani araçları geliştirmek olmuştur。 Tabi ki, bulundukları yerde kalmak tüm i "Bir insan başka birinin topladığı meyveleri, yakaladığı avı, barınak olarak kullandığı mağarayı gasp edebilir; fakat itaati nasıl elde edecektir, hiçbir şeye sahip olmayan insanlar arasında nasıl bağımlılık zincirleri olabilir?" (İnsanlar Arasındaki Eşitsizliğin Kaynağı)Devletin o zamana dek elde ettiği en büyük başarı esas olarak zincirleri yaratmak, insanları bulundukları yerde tutmak için gereken şiddet içermeyen, ruhani araçları geliştirmek olmuştur。 Tabi ki, bulundukları yerde kalmak tüm insanların yararına olan bir şey değildi, ancak yukarıda yer alan insanların yararınaydı。 Mevcut tüm devletlerde ve kanunlarda kazanan ve kaybeden Rousseau için çok açıktı: "Doğal durumda insanlar arasında gerçek ve yıkılmaz bir eşitlik vardır。 Sivil toplumda gösterişli ve gerçek olmayan bir hak eşitliği vardır。" Sivil eşitlik, gerçekte, sadece "tüm toplumun gücünün zayıfları ezmek için kuvvetlinin gücüne eklendiği" bir araçtı。 / s。 126"Fakat bir insanın başka bir insana ihtiyaç duymaya başladığı andan itibaren, iki kişiye yetecek malzemeye tek bir insanın sahip olmasının daha kullanışlı görünmeye başladığı andan itibaren, eşitlik ortadan kalkmış, mülkiyet gelmiş, iş zorunlu olmuş, uçsuz bucaksız ormanlar, insanların alın teriyle sulanan ve köleliğin ve sefaletin bir süre sonra bu tarlalardan filizlenip büyüyeceği küçük çayırlara dönüşmüştür。"(İnsanlar Arasındaki Eşitsizliğin Kaynağı)Öz-gelişimin başlangıcı olması nedeniyle ihtiyaçlarının genişlemeye başladığı an insanlık tarihinde çok önemli bir andır。 Fakat en baştan beri her bir insanın öz-gelişimi tüm insanların öz-gelişimlerine karşı olmuştur。 Bir toprak parçasını sınırlandırıp "Burası benim" diyen ilk mülk sahibi kendine çoğalan ihtiyaçlarının özgürce karşılanmasını sağlayacak bir etkinlik dünyası yaratmıştır。 Öte yandan, aynı anda herkesin özgürlük ve kendini ifade alnını kapatmıştır。 Mülkiyet kurumu, insan yaşamına rekabet boyutu getirmiştir。 Bir insana verilenler fiilen başka insanlardan alınmış demektir。 o andan itibaren bir insanın yararlandığı her şey başka bir insanın zararına yol açmıştır。 Üstelik, herhangi bir insan bir kez mülk edinme arayışı içine girmeyi seçince, tüm insanlar mülk aramak zorunda kalmıştır。 / s。 136-137 。。。more